Dalgın dalgın seyreyledim alemi
Renkler ne çiçekler ne koku ne
Bir arama yaptım kendi kafamı
Görünen ne gösteren ne görgü ne…
Aşık Veysel…
Bütün odaları boşaltılmış bir evin tam teşekküllü mutfağından yazıyorum size.Sesimde göçük altında kalanları arayan gönüllülerin acı çığlığını duyabilirsiniz.
Sesimi duyan varmı?
Digitürk mahkemeye başvurmuş.Dizi ve maç yayınlarındaki telif hakkını gerekçe göstererek Diyarbakır 5. Asliye mahkemesinden ´kapatma kararı´ almış.Mahkeme sadece hırsızlığı yapanları cezalandıracak yasalara sahip olmadığından toptan kapatmış doğal olarak.Tıpkı bundan 3 yıl önce olduğu gibi.3 yıldır yerimizde saymışız…
İtirazda bulunması gereken Google diyenler var, Dijitürke kızıp aboneliğini iptal edenlerde.Adalet sistemine atıp tutanlarda bir o kadar. Sosyal medyada ´´blogumadokunma´´ kampanyası başlatıldı.Kolay değildi elbet 4 milyondan fazla kullanıcı 20-30 sayfa yüzünden kapatılıyordu. Çığlıklar ayyuka çıkmış durumdayken Sn. Cumhurbaşkanımız twitter'dan “Hukuk gözden geçirilmeli ve kurallar toplu cezalandırmalara fırsat vermeyecek şekilde değiştirilmeli, bu yönde gereken girişimlerde bulunacağım´´ mesajı verdi.
Suçlu aramayı artık bir tarafa bırakıp yavaş yavaş herkes mevcut duruma uyum sağlamaya çalışıyor bugünlerde.Savaş sonrası işgal edilmiş topraklarını terkeden insanlar misali, kimileri adreslerini değiştiriyor, kimileride ötesini berisini toplayıp tamamen terkediyor evi. Blog dünyasının Türkiye´deki resmi işte tamda bu halde bu aralar.
Başka bir ülkeden yayın yaptığım için bu durumdan Türkiye´dekiler kadar etkilenmesem de, ziyaretçilerimdeki farklı ülke istatistiklerinin giderek yükseliyor olması beni o kadar da sevindirmiyor.Aynı evin farklı odalarını paylaşan insanlardık biz. Terkettiler evi birer birer,işgal edildi odaları.Bense olanları tam teşekküllü mutfağımdan hayretle izliyorum.
Birkaç gündür twitter'dan yaptığım yayınlarda sesleniyorum, yazmak istediklerinizi blog adınızla yayınlıyorum diye.Umutluyum çünkü açılacağına dair, ancak twitter kullanan insan sayısı henüz çok olmadığından sesimi duyurabildiğimden çokta emin değilim.Bunun için bugünden itibaren ulaşamayanlar için yazdıklarımın bir kısmını facebook sayfamdada yayınlamaya karar verdim.
Bütün odaları boşaltılsa da evimizin, ben tam teşekküllü mutfağımdan yazmaya devam edeceğim sizlere herşeye rağmen.Sesimde göçük altında kalanları arayan gönüllülerin acı çığlığını duyabilirsiniz.
Sesimi duyan var mı? Ben burdayım…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder